Bu yazımızda, “Ramana Maharshi kimdir?” sorusuna cevap bulmaya çalışacağız. İnsanlık tarihinin en önemli şahsiyetlerinden birisi olarak kabul edilen Bhagavan Sri Ramana Maharshi, aydınlanmanın herkes tarafından basit bir yöntemle elde edilebileceği üzerinde durur. Diğer birçok filozof ve gurunun aksine Maharshi, bir üstat olmadığını; gerçek üstadın insanın içinde olduğunu ifade etmektedir. Yıllarca Arunachala Tepesi’nde münzevi bir hayat yaşadıktan sonra her nedense insanların arasına geri dönen Maharshi, “içinize bakın!” diyor. “Kendinize ısrarla kim olduğunuzu sorarak gerçek benliğinizi kuşatan tüm yanılsamalardan sıyrılabilirsiniz. Siz, beden değilsiniz; duygularınız değilsiniz; düşünceleriniz değilsiniz. Gerçek siz, safi huzur ve mutlulukla sarmalanmış sonsuzlukta keşfedilmeyi bekliyor.”
1879-1950 yılları arasında yaşamış, Advaita Vedanta geleneğine mensup Hintli bilge Ramana Maharshi’nin öğretisinin temelini benliğin sorgulanması oluşturur. Öğrencilerine “Ben Kimim?” diye sormalarını salık veren Maharshi, bu sorgulama neticesinde zihnin kalp merkezinde çözülerek özünde mutluluk ve huzur olan gerçek varoluşun kavranabileceğini ifade ederdi. Maharshi’nin öğretisinin amacı, gerçek benliğin saf bilinçte bulunmasına yönelik bir kavrayıştır.
Maharshi, 16 yaşındayken ansızın hissettiği ölüm korkusu üzerine ölümü deneyimlemeye karar verdi. Bu deneyimle gerçek benliğin beden, düşünce ya da duyguların ötesinde, her şeyden azade olduğunu fark etti. Yapılması gereken, özün üzerini kapatan bütün katmanları “Ben Kimim?” diye sorarak bir bir sıyırıp atmaktı.
Tecrübe ettiği aydınlanmanın ardından evden ayrılan Maharshi, Tiruvannamalai yakınlarındaki kutsal Arunachala Tepesi’ne gitti ve ömrünün sonuna kadar orada yaşadı. Maharshi’nin son nefesini verdiği gece, kendi adıyla anılan aşramda bulunan yüzlerce kişi gökyüzünde büyük bir yıldızın kaydığına tanıklık etti.