Bu yazımızda, müşkülpesent ve müşkülpesentlik sözcükleriyle beraber bunların eş anlamlıları olan güçbeğenir ve güçbeğenirlik sözcüklerini irdeleyeceğiz. Öncelikle, müşkülpesent sözcüğünün, Arapça kökenli müşkül ve Farsça kökenli pesent sözcüklerinin birleşmesiyle oluştuğunu söyleyebiliriz. Bu noktada, müşkül sözcüğünün aksine pesent sözcüğünün Türkçede müstakilen yer almadığını, bu sözcüğün aslının “hoşlanan” anlamına gelen “pasand” ifadesi olduğunu ve bu ifadenin ses değişimine uğrayarak pesent hâline geldiğini varsayabiliriz.
Sözlüğe baktığımızda müşkülpesent sözcüğünün, cümlede sıfat görevinde kullanılan iki anlamı olduğunu görmekteyiz. Bu anlamlar arasındaki ayrımı, temel olarak müşkül sözcüğünün hem “zor” hem de “zorluk” anlamına gelmesine bağlayabiliriz. Yani müşkülpesent, “zor hoşlanan” ya da “zorluktan hoşlanan” gibi iki farklı anlamda karşımıza çıkabiliyor. Aşağıdaki tanımları ve örnek cümleleri inceleyerek bu sözcüğün kullanımına daha yakından bakalım.
1. Her şeyden hoşlanmayan, zorlukla karar veren, güçbeğenir.
Örnek 1: Titiz mi titiz, müşkülpesent bir idarecinin altında yıllarca çalıştı.
2. Bir işi yapmamak için çeşitli bahaneler uyduran.
Örnek 2: Müsteşarın randevularını müşkülpesent bir odacı ayarlıyormuş.
Müşkülpesent sözcüğüne -lik yapım eki getirilerek oluşturulan ve cümlede isim görevinde kullanılan müşkülpesentlik, “müşkülpesent olma hâli” olarak tanımlanabilir. Bu bakımdan, müşkülpesentlik sözcüğünün, müşkülpesent sözcüğünün iki anlamını da kapsadığını hatırlamakta fayda var. Aşağıdaki cümle, müşkülpesentlik sözcüğünün kullanımını örneklemektedir.
Örnek 3: Birçok taliplisi oldu ama müşkülpesentliği yüzünden hiçbirini beğenmedi.
Müşkülpesendin ilk anlamının eş anlamlısı güçbeğenir ama dilimizde güçbeğenir ve bunun isim hâli olan güçbeğenirlik sözcüklerinin kullanımı yaygın değil. Yine de TDK sözlüğünde yer alan bu sözcükler aklımızın bir köşesinde bulunsun. Güçbeğenir ve güçbeğenirlik sözcüklerinin kullanımlarına ilişkin örnekler verip yazımızı noktalayalım.
Örnek 4: Güçbeğenir bir yaradılışta olan Celâl’in bana ilk gün kanı kaynayıverdi. (Haldun Taner)
Örnek 5: Güçbeğenirliğini gizlemek için bazen hemfikirmiş gibi yapardı.