Ataletle Başa Çıkma

Bu yazımızda, günümüz insanının en ciddi sorunlarından birisi olan atalet kavramına odaklanıp ataletle başa çıkmaya yönelik bazı önerilerde bulunacağız. Çeşitli anlamlar ihtiva eden atalet sözcüğünün bu yazı bağlamında, “uyuşukluk, tembellik” gibi anlamlarını temel alacağımızı belirtmekte fayda var. Bu yönüyle ataleti, bir türlü harekete geçememe veya sürekli bir tembellik ve uyuşukluk hâli olarak nitelendirebiliriz. Ataletten muzdarip olan birisi sorumluluklarını ve hedeflerini gerçekleştirme yönünde motive olup eyleme geçmekte zorlanır ve bir kısır döngüye hapsolmuşçasına en temel işlerini bile erteleme eğilimindedir. Kişisel hijyenden tutun da bireysel ve toplumsal ilişkilere kadar sirayet eden bu hımbıllık hâli, ataletin pençesindeki bireyin yaşamını âdeta felce uğratır.

Peki, ataletle nasıl başa çıkabiliriz? Öncelikle, bu konuda bir farkındalık kazanarak öz eleştiri yapmak şart! Yani, içinde bulunduğumuz durağanlığın hayatımıza olan olumsuz etkilerini objektif bir şekilde değerlendirmemiz gerek. Kendimizle dürüst bir şekilde yüzleşmemizi sağlayacak bu tahlil, yol haritamızı somut olarak ortaya koyup eylem adımlarımızı belirlemek açısından hayati önem arz etmektedir. İlk etapta zor gibi görünse de kararlılık ve motivasyonla atalet sarmalından rahatlıkla çıkılabilir. Hareketli ve esnek bir yaşam tarzını öne çıkaran bu atılımın bir tercih olduğunu ve bu tercihte ısrarcı olmamız gerektiğini aklımızdan çıkarmayalım. İlaveten, depresyon ve obsesyon gibi bazı psikolojik problemlerin ve hatta bedendeki hormon, vitamin vb.ndeki dengesizliklerin, fizyolojik anlamda atalete zemin hazırlayabileceği veya ataleti pekiştirebileceği de göz önünde bulundurulmalıdır. Bu gibi durumlarda, tedavi görerek sağlımıza kavuşmak, ataleti yenmek adına atılan ilk önemli adım olacaktır.

Ataletle başa çıkmanın en pratik yollarından birisi, kendimizde eyleme geçme isteğini bir an evvel uyandırabilmekten geçer. Yolculuklar bir adımla başlar. Ateş, bir kıvılcıma bakar. Bu prensipten hareketle, üzerine çokça düşünüp vakit kaybetmeden ajandamızdaki bazı işleri yapmaya koyulmalıyız. Örneğin, uzun süredir savsakladığımız basit bir işi tamamlamak bile içsel enerjimizi yeniden harekete geçirip özgüvenimizi tazelemeye yeter.  

Bedensel ve zihinsel performansın, birbiriyle yakından bağlantılı olduğu unutulmamalıdır. Bu yüzden, zinde ve sağlıklı bir beden, ataleti yenmek adına büyük bir avantajı beraberinde getirir. Başka bir deyişle, fiziksel aktiviteye dayalı bir yaşam tarzı benimsemek, ataletten sıyrılmanın en temel koşullarından biridir. Mümkünse açık havada haftada birkaç gün yapılacak tempolu egzersizler, kan dolaşımını hızlandırıp bedenin doğal ritmini bulmasına yardımcı olacaktır. Fiziksel olarak ideal bir kondisyona ulaşan beden, hiç şüphesiz mental anlamda da çıtasını yükseltecektir.

Alışkanlık, bir eylemin sürekli ve düzenli olarak yapılmasıyla kazanılır. Söz gelimi, bir ay boyunca her gün belirli bir zaman dilimini yapılması gereken işlerimizi yapmaya ayırırsak devamında bu zaman diliminde çalışma yapmaya alışırız. Böylelikle, ataletin neden olduğu negatif direnci kırıp disipline olma adına önemli bir hamle yapmış oluruz. Bu noktada, gün içinde enerjik ve verimli olduğumuz zaman dilimlerini keşfetmek, etkin bir zaman yönetimi yapabilmemiz açısından kritik öneme sahiptir. Bu konuyla ilgili olarak Etkin Zaman Yönetimi adlı yazımızı okuyabilirsiniz.

Yazımızı noktalamadan önce, ataletle yakından bağlantılı olan erteleme alışkanlığını işlediğimiz Ertelemenin Alışkanlığa Dönüşmesi adlı yazının da ilginizi çekebileceğini not edelim.

* Bu blog yazısında kullanılan görsel wr heustis’e aittir.

2 Yorum

  1. Yazılarınızı severek okuyorum. Yazılarınız akıcı ve merak uyandırıcı. Konular güzel ve bilgilendirici. Böyle bir blog sayfasına denk gelmeyi çok istiyordum ve sonunda karşılaştık. Sizi diğer bloggerlardan net bir çizgiyle ayıran bir yeteneğiniz olduğunu düşünüyorum. Bu sayfayla karşılaşmayı bekleyen bir çok kişi olduğna eminim. Saygıyla teşekkürlerimi sunarım. Ellerinize sağlık.

  2. Çok teşekkürler. Sizin gibi bilinçli bir okurun övgüsüne mazhar olmak çok kıymetli ve yazıların çıtasını belirli bir seviyede tutmak adına motive edici.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir