Enerji Kardiyolojisi

Bu yazımızda, enerji kardiyolojisi ve kalp enerjisi kavramlarına açıklık getirmeye çalışacağız. Beden, bilgi kalıpları ile dolu bir enerji yumağıdır. Tüm organlarımız kendi özel enerji alanlarını oluştururlar. Son yıllarda yapılan bazı bilimsel araştırmalar ve deneyler, sanılanın aksine beden sisteminin yöneticisinin beyin değil kalp olduğunu ortaya koymaktadır. Bu yeni bilgi, enerji tıbbında, kalp tarafından üretilen sinyallerin düzenleyici önemini irdeleyen enerji kardiyolojisi kavramını gün yüzüne çıkarmıştır.

Yetişkin bir insanda günde yaklaşık 100.000 defa atan ve 7.500 litre kan pompalayan kalp durmaksızın ses, basınç dalgaları, ısı, ışık, elektrik, manyetik ve elektromanyetik sinyaller yayar. Bu sinyaller, dolaşım sistemi vasıtasıyla farklı zamanlarda bedendeki hücrelere iletilir. Kalp, açık ara bedendeki en geniş ritmik elektromanyetik sinyali üretir. Bu sinyaller bilgi ile dolu, büyük bir manyetik alan oluşturur. Bu bilimsel fenomen kalbi, bilginin en önemli taşıyıcısı konumuna getirir.

Kalbimiz her an duygusal gelgitlere maruz kalmaktadır. Başka bir ifadeyle, hissettiğimiz olumlu ve olumsuz duygular sırasında kalbin manyetik alanında işlenen bilgi ciddi şekilde farklılaşmaktadır. Kalp ritmi düzenli ve sakinse beyin ritmi, sinir sistemi, organ ve salgı bezleri, kalbin bu ritmiyle uyumlu hâle gelir. Sevgi, takdir, ilgi, şefkat, affetme, şükür gibi olumlu duyguların oluşturduğu kalp kalıpları; korktuğumuzda, kızdığımızda ya da endişelendiğimizde yerini negatif duygulara bırakır ve bu da ahenksiz bir kalp ritmi yaratır.

Nabız, aslında kalp atışıyla yaratılmış bir basınç dalgasıdır. Dolayısıyla, her kalp atışında bu basınç dalgası başta beyin olmak üzere tüm bedene yayılarak hücrelerin senkronizasyonunu sağlar. Yapılan bazı deneyler, kalbin dış uyaranlara beyinden daha hızlı tepki verdiğini göstermektedir. Çünkü kalp, beyinden bağımsız olarak bilgiyi hissedip algılayabilen, hatırlayan ve işleyen kendine özgü bir sinir sistemine sahiptir. Kalpte çok fazla nöral doku olmasının sebebi bu durumla ilişkilendirilmektedir. Kalbin içinde inanılmaz miktarda şarj vardır. Bu şarjla birlikte kalp odacıklarında basınç dalgaları bilgiyi işler. Kalpte işlenen bu bilgi, hücrelerdeki reseptörler tarafından toplanır.

Ahenk; öğrenmenin ve performansın temelini oluşturmanın yanında, bedenin canlandırıcı ve yenileyici bir doğaya kavuşmasına olanak sağlayan, fizyolojik bir durumdur. Tüm bu bilgiler ışığında, hücreler arasındaki iletişimi koordine eden kalbin; beden, zihin ve ruh birlikteliğini en uyumlu seviyeye taşıyacak kilit role sahip olduğunu söylenebilir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir