Bu yazımızda, TDK ve Birlisan’ı baz alarak infial sözcüğünü ve bu sözcükle kurulan infial uyandırmak ve infiale kapılmak birleşik fiillerini mercek altına alacağız. Öncelikle, yazıda ve konuşmada yaygın olarak kullanılan infial sözcüğünün Arapça kökenli olduğunu belirtelim. Peki, infial ne demek? İnfial ne anlama geliyor? Sözlüğe baktığımızda infial sözcüğünün, cümlede isim (eskimiş) görevinde kullanılan üç anlama karşılık geldiğini görmekteyiz. Aşağıda sırasıyla bu anlamlara yer verilmektedir.
1. Kızgınlık hissetme, içerleme.
2. Bir şeyden etkilenme.
3. (felsefe) Dış kaynaklı etki veya bu etkinin sonucu, edilgi.
Yukarıdaki üçüncü tanımdan hareketle infialin aynı zamanda bir felsefe terimi olduğunu da hatırlatmakta fayda var. İnfial, Türkçede daha ziyade “uyandırmak” ve “kapılmak” fiilleriyle beraber kullanılmaktadır. İnfial uyandırmak, “kızgınlığa, öfkeye yol açmak”; infiale kapılmak ise “kızgınlık, öfke hissetmek” gibi anlamlara gelmektedir. Aşağıdaki örnekleri inceleyerek bu birleşik fiillerin kullanımına daha yakından bakalım.
Örnek 1: Kurumdaki gayrimeşru yapılanmanın şans eseri tebarüzü, büyük bir infial uyandırdı.
Örnek 2: İnfiale kapılan kasaba halkı, zanlıyı linç etmeye kalkıştı.
Sonuç olarak, infial sözcüğünün genelde toplumun belirli bir kesiminde öfkeye, kızgınlığa yol açan bir duruma ya da olaya verilen ve bazen şiddetle sonuçlanabilen bir tepkiye işaret ettiğini söylemek yanlış olmaz.